Ereğli il olur mu? Başlığıyla daha önce bir yazı kaleme almıştım. Geri dönüşlere bakılırsa Ereğli halkı siyasi partileri, odaları, dernekleri ve STK’ları ile, hep birlikte il olmayı arzu ediyor. İl teşkilatlarından çekindiklerinden midir bilinmez! Bu arzularını dillendiremiyorlar. Bu güne kadar Ereğli’ye çok kereler il yapılacağına dair sözler verilmiş. Seçim dönemlerinde verilen sözler, Ankara’ya dönünce unutulmuş ya da kısır parti çekişmelerine heba edildiği için Ereğli’nin il olma ümitleri örselenmiş. Bütün bu sözlerin tutulmamasına rağmen Ereğli’li iş adamları “il” sözünü duyunca gözleri parıldıyor, heyecanlanıyor.

Sanayici ve iş adamları heyecanlanmakta haklılar.

Çünkü daha önce ilçe olan ve 1989 seçimleriyle birlikte il olan Aksaray ve Karaman, sanayi yatırımları ile her geçen yıl gelişip büyürken, Ereğli hak ettiği yatırımları alamamış ve gelişmesi bu illere göre çok yavaş kalmıştır. Ereğli’li Sanayici ve iş adamları ise diğer illere sağlanan avantajlardan yararlanamamıştır. Hatta Ereğli’ye gelecek olan yatırımlar Aksaray ve Karaman’ın il olmaları ve yatırımda sağlanan avantajlar nedeni ile bu illere kaymıştır. Bugün Karaman ve Aksaray sanayisi üzerinde kurulan fabrikalar adlarından söz ettirmektedir. Bu fabrikalara da Ereğli’den otobüslerle işçi taşınmaktadır.

Aksaray’ın 1933’ten il olduğu 1989 yılına kadar olan zamanı, ekonomik açıdan “kayıp” olarak geçmiştir. Ta ki 1997 yılında Vali Emir Durmaz’ın kalkınma ve yatırımı artırma çabalarına kadar. O yıllarda OSB’nin de faaliyete geçmesiyle Aksaray hızlı bir kalkınma göstermiştir. Bu illerin sanayisindeki gelişmeler istihdama da olumlu olarak yansımış, özellikle Karaman Türkiye’de işsizliğin en az olduğu illerinden biri olmuştur

Ereğli ise, doğu, batı ve Akdeniz illerini bir birine bağlayan kara yolunun Konya girişine yapılan devasa cezaevi kompleksi ile “övünmek” durumunda kalmıştır. Bu cezaevi yerine ikinci bir Organize Sanayi Bölgesi açılabilseydi Ereğli’nin kalkınmasına, gelişmesine ve gençlerinin istihdamına daha nitelikli katkı sağlamış olurdu. Ereğli için planlanan ve hala bekletilen iki farklı Organize Sanayi projesi olmazdı.

Aksaray’ın kalkınması ve sanayileşmesinde olduğu gibi, Ereğli’ye de “aykırı” bir “vali” gelir Ereğli’nin çehresini değiştirebilirdi. 

Ereğli Yatırımlar için çok avantajlı konumdadır.

Ereğli, bulunduğu konum itibari ile merkezi bir noktadadır. İç Anadolu’nun Akdeniz’e açılan kapısı olduğu kadar, doğu ve batıyı birbirine bağlayan kara ve demir yollarının üzerinde olduğu gibi limanlara da oldukça yakındır. Bu yönüyle lojistik açıdan da büyük avantajlara sahiptir.

Ereğli’de Tarım ve hayvancılık sektörü ekonominin itici gücü olarak kabul edilmektedir. Tarım ve hayvancılığın daha da gelişebilmesi için ekonomik kalkınmanın motoru olan sanayileşmenin artması, firmaların markalaşması ve katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi şarttır. Ereğli’de sanayi gelişmediği müddetçe tarım ve hayvancılık ta yeterli düzeyde gelişemeyecektir.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerine bakıldığı zaman genellikle İsveç, Norveç gibi nüfus bakımından küçük ülkeler başta gelmektedir. Küçük olmayı avantaja çevirerek refah seviyelerini yükseltmişlerdir. Çünkü büyük şehirlerin idare edilmesi zordur. Ereğli’nin il olmasının önünde duran “birlik olmaktan kaynaklanan engeller” bölge Milletvekillerimiz, Ereğli’li bürokratlarımız, işadamlarımız, oda, dernek ve STK temsilcilerimiz tarafından kaldırılabilirse, eğitim seviyesi de yüksek olan Ereğli, il olmasını avantaja çevirerek çok hızlı gelişim gösterecek ender ilçelerimizden biridir.

Ereğli Halkı Kamu Hizmetlerinden Daha Fazla Faydalanabilir

Konya’ya olan 153 km mesafesi ile Ereğli, en uzak ilçelerden biridir. Ereğli halkı çok küçük bir işini bile çözebilmesi için bu mesafeyi kat etmesi gerekiyor. Bu da zaman, emek ve ekonomik olarak israftır. Ereğli halkının kamu hizmetlerinden daha fazla faydalanabilmesi için Ereğli’nin il olması çevredeki ilçeler için de çok büyük avantaj olacaktır.

Ayrıca il olması halinde girişimciler KOSGEB desteklerinden daha fazla yararlanabileceği gibi, üretim maliyetlerinin, pazarlama koşullarının iyileştirmesi ve il olmanın avantajları ile yatırımların yolu açılacaktır.

Kamu kurumlarının il teşkilatları kurulacağı için, dar çerçevede tüm hizmetlerden maksimum derecede fayda sağlanmış olacaktır.

Ereğli sanayisi ile üniversite işbirliği daha da artacak ve kurulacak TEKNOPARK ile ARGE çalışmaları yürütülecek, yüksek katma değerli ürünlerin üretilmesi için özverili çalışmalar yapılacaktır.

Sokağa Çıkma Kısıtlamalarından Olumsuz Etkilendi.

Hemen yanı başında olan Niğde, Aksaray ve Karaman’da gündelik hayat normal seyrederken, nüfusunun %50’den fazlası tarım ve hayvancılıkla uğraşan Ereğli, sokağa çıkma kısıtlamalarından da nasibini aldı. Hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmalar, gündelik kazanan işçiler bu süreçte olumsuz etkilendi. Konya merkezde yaşanan vakalara Ereğli de yoğun olarak rastlanmasa bile, merkezde alınan kısıtlama kararları Ereğli’yi olumsuz etkiledi.

Devlet verdiği sözü tutmalıdır.

1956 yılında dönemin Başbakanı Adnan Menderes ve Cumhurbaşkanı Celal Bayar Ayrancı’da yapımı tamamlanan barajın açılışına geldiğinde Ereğli’nin il yapılacağına dair söz verir. Devletin resmi ağızlarından ve en üst perdeden verilen sözlere rağmen Ereğli il yapılmaz. Sonraki yıllarda verilen bu sözlerin arkası aransa da sonuç alınamaz.

Devlette devamlılık esastır. Ereğli halkı Devletin verdiği sözü tutmasını ve Ereğli’nin il olmasını istiyor.

Kaynak: Ereğli İl Olur Mu? 2 - Kerim Küçüksarı

Editör: TE Bilisim