Büyük Birlik Patisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Türkiye’nin Afganistan’da binlerce yıllık tarihi ve kültürel geçmişi, soydaş ve din kardeşleri olduğunu, Afganistan yönetimiyle görüşmesinin mecbur olduğunu belirterek, Afganistan’a sırt dönülemeyeceğini söyledi. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Konya İl Teşkilatının Genişletilmiş İl Divan Toplantısına katılmak üzere Konya’ya geldi. Genişletilmiş İl Divan Toplantısı öncesinde basın mensupları ile biraraya gelen Mustafa Destici, ülke gündemini değerlendirdi. Destici ülkede yaşanan sel felaketlerine ilişkin olarak, “Bizim orada gördüğümüz şu ve belki de sorulması gereken, cevabı aranması gereken sorular şunlar: Birincisi; elbette bu bir doğal afettir. Fakat biz işin insani boyutuna, yönetim boyutuna bakıyoruz. Bu selin bu kadar zarar vermesinin sebebi nedir? İkincisi; burada mesuliyet kime aittir? Üçüncüsü; ne yapmalıyız ve en azından bundan sonra ne yapmamalıyız? Biz işin başında dedik ki, önce yaralarımızı saralım, hasar tespitleri yapılsın ve daha sonra da eleştirisi olanlar, önerisi olanlar bunu getirsinler. Biz şu anda BBP olarak başından itibaren bölgede bütün bu çalışmalarımızı yürütüyoruz. İnşallah bütün bu süreç tamamlanıp, kayıplarımız bulunup, yaralar sarılıp, hasar tespitleri yapılıp, her yer temiz hale getirilip, vatandaşlarımız normal hayatına döndüğünde tekrar benim başkanlığımdaki bir heyetle Bozkurt’a, Ayancık’a gideceğiz. Bu kadar hasar olmasının, yüzlerce dükkanın bir anda selin altında kalmasının, 81 can kaybı, bulunamayan 35 kişi, çarpık yapılaşma, su yataklarına yapılaşma, bu anlamda ne varsa hazırlıklarımızı yapıyoruz. Yaralar sarıldıktan sonra BBP olarak gidip yerinde hem tespitlerimizi, hem eksikleri, hem de yapılması gerekenleri vatandaşlarımızla, kamuoyuyla açık ve net bir şekilde paylaşacağız. Bundan sonrası ile ilgili önerileri de net bir şekilde ortaya koyacağız. Bazılarının yaptığı gibi tam selin, yangının ortasında devleti zaafa düşürecek ve siyasi rant elde edecek açıklamaları doğru bulmadık, bundan sonra da bulmuyoruz. Bizim niyetimiz üzüm yemek. Bizim niyetimiz bağcıyı dövmek değil. Çünkü biz vatandaşa hizmeti, ülkeye hizmeti, devlete hizmeti önceledik. Bundan sonra da önceliğimiz devlet, ülke, millet ve vatandaş olacak” dedi. “Elbette Türkiye Cumhuriyeti Devleti de Afganistan yönetimiyle görüşecek” Destici, ABD’nin kasıtlı olarak Afganistan’dan çekildiğini kaydederek, “Bu bir anlaşarak çekilmedir, bilerek Afganistan’ı Taliban’a bırakmadır. Türkiye bunu biliyor. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin son yıllarda özellikle dış politikada attığı adımlar bu anlamda çok başarılı oldu. Bütün bu dış politikayı milli politika olarak görüyoruz ve hep devletin, devleti yönetenlerin yanında duruyoruz. Yanlış gördüğümüzde de bu yanlışın karşısındayız diye net bir şekilde dile getiririz. Taliban’ın geçmişteki uygulamalarına bakarak özellikle Türkiye’de iç kamuoyu oluşturarak, birtakım laiklik, kadın hakları, bütün buna benzer şeyleri gündeme getirerek, bazı görüntüleri servis ederek Türkiye’nin Afganistan’la ilişkisini tamamen kesmesini teklif ediyorlar. Türkiye’nin Afganistan’a sırtını dönmesini söylemek bence zır cahillikten kaynaklanıyordur ya da emperyalistlerin buradaki sözcülüğünü yapıyorsunuzdur. Elbette Türkiye Cumhuriyeti Devleti de Afganistan yönetimiyle görüşecek. Taliban’dan ziyade Afganistan’ı kim yönetiyorsa bizim onunla görüşmeye mecburiyetimiz var. Bizim binlerce yıllık bir tarihimiz var Afganistan’da. Kültürel olarak görüşmeye mecburiyetimiz var. Bizim orada milyonlarca soydaşımız var, onun için görüşmeye mecburiyetimiz var. Bizim orada milyonlarca din kardeşimiz var, hangi mezhebi anlayışa mensup olursa olsun. Onlar için görüşmeye mecburiyetimiz var. Biz Afganistan’a sırtımızı dönemeyiz. Biz Afganistan’dan askeri varlığımızı, büyükelçiliğimizi, konsolosluklarımızı yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti varlığını sonuna kadar tutma konusunda zorlamalıyız” şeklinde konuştu. Ülkedeki göçmen konusunun istismara yol açıldığına da değinen Destici, “Her meseleyi istismar etmeye çalışanlar olduğu gibi bu meseleyi de istismar etmeye çalışanlar var. Bu meselenin üzerinden siyasi rant devşirmeye çalışanlar var. Kışkırtarak, provokatif sözler söyleyerek provokasyonların önünü açanlar var. İnsani, ahlaki, vicdani, İslami olarak düşündüğümüzde bir topluluğun içerisinden birisi suç işledi diye bütün bir topluluğun üzerine milleti kışkırtmak vicdansızlıktır, ahlaksızlıktır, insanlık düşmanlığıdır, daha da ötesi millet, memleket ve devlet düşmanlığıdır” diye konuştu.